İhtiyacı olan ya da olmayan birçok kişi saç ekimi hakkında fikir sahibi. Kellik ve greft nakli denilince akla ilk gelen prosedür saç ekimi oluyor. Günümüz teknolojisinde çeşitli sebeplerle yaşadığımız saç kaybını telafi etmenin en etkili ve kalıcı yolunun saç ekimi olduğunu biliyoruz. Peki ya estetik açıdan varlığı en az saçlar kadar önemli olan kaşlarımızla ilgili sorunlar yaşıyorsak? Bu noktada da kurtarıcımız kaş ekimi oluyor. Kaş ekimi işlemi, geçici ya da yarı kalıcı uygulamalarla netice alınamayan durumlarda ve daha kalıcı çözüm seçeneği arayışında olan kişilere hitap ediyor. Saç ekiminin gölgesinde kalmış gibi görünse de her geçen gün popülaritesini artıran bir prosedür. Uygulamayla ilgili bazı kafa karışıklıkları var. Kaş ekimi net olarak anlaşılmış bir prosedür değil. Bu yazıda tüm detaylarıyla kaş ekimi sürecini ele almak istiyorum.
Kaşlar yüz ifadesinden sorumludur. Şekli ve yoğunluğu bakımından yapısal farklılıklar gösterir. Göz üzerindeki çıkıntılı kemikte bulunan ve kaş olarak isimlendirdiğimiz kılların gözleri korumada bir nebze katkısı olduğu söylense de vücuttaki fonksiyonelliği konusunda net söylemlere denk gelemiyoruz. En çok estetik boyutuyla ilgileniyoruz. Bu sebeple kaş şekillendirme uygulamaları her dönemin en popüler estetik mevzusu. Kaş ekimini düşündüren ya da gerektiren durumları şöyle sıralayabiliriz:
Kaş ekimi bu ve benzeri durumların estetik kaygıya dönüştüğü noktada etkili ve kalıcı bir çözüm seçeneğidir.
Kaş ekimi, kaşları eski haline getirmek ya da mevcut olanı görsel olarak iyileştirmek amacıyla gerçekleştirilen bir işlem. Güzel ve şekilli kaşlara sahip olmak için bu ameliyatı düşünüyorsanız, taviz vermemeniz gereken iki konu var: Donanımlı bir klinik ve bir saç ekimi uzmanı. Hedeflediğiniz estetik sonuçlara sağlığınızı riske etmeden ulaşmanızın en güvenilir yolu budur.
Kaç ekimi bireylerin farklılık gösteren ihtiyaçlarına göre planlanır. Danışma aşamasından işlem sonucuna kadar olan süreç temel olarak 4 aşamadan oluşur.1.Danışma ve Prosedür Planlaması
Kaş ekimine karar veren, klinik ve uzman seçimini yapan hasta için süreç; danışma, fiziki muayene ve prosedür planlaması aşamasıyla başlamış olur. Öncelikle hastanın bireysel ihtiyaçları ve talepleri tespit edilir. Yüz analizi, donör alan, alıcı bölge, greft sayısı gibi faktörler bir arada değerlendirilerek prosedür planlaması yapılır.
Kaş ekimi ameliyatı greftlerin toplanmasıyla başlar. Kaş ekimi için gerekli olan greft sayısı ortalama 200 ila 300 arasında değişebilir. Kaş ekiminde hangi bölgenin donör alan olarak seçileceği merak konusudur. Genel olarak başın iki kulak arasında kalan arka kısmı donör alan olarak belirlenir. Zira kişilerin kendi saçlarının kullanılarak yapıldığı bir kaş ekimi ameliyatı daha doğal estetik sonuçlar sunar. Greftlerin toplanacağı alanda küçük bir alanın tıraş edilmesi yeterlidir. Donör alan uyuşturularak greft toplama işlemi gerçekleştirilir.
Kaş ekimi prosedürünün üçüncü aşaması toplanan greftlerin belirlenen alanlara nakledilmesi işlemidir. İşlem öncesi lokal anestezi ile uyuşturulan alıcı bölgeye toplanan greftler doğru açıda ve yönde ekilmelidir. İşlemin en kritik ve en dikkat edilmesi gereken aşaması budur. Açı ve yön hesabı tutmazsa; greftler yanlış yönde ekilirse görsel olarak başarılı sonuçlar elde edilemez.
Nakledilmiş kaşların büyüme süreci saç ekimi prosedürüyle aynıdır. Hastalar, tıpkı saç ekiminde olduğu gibi kaş ekimi sonrası da meydana gelebilecek şok dökülmelere hazırlıklı olmalılardır. 3 ay içerisinde büyüme gözle görülür hale gelir, bir yıl içerisinde de işlemin nihai sonuçları elde edilir.